11 Haziran 2009 Perşembe

merabaa

Evet, uzunca bir aradan sonra tekrar merhaba. Daha önce space ime yazdığım yazılara bundan sonra bu blogdan devam etmeyi düşünüyorum.
Aslında kimseyi ilgilendirmiyor, fakat space e yazmaya niye başladığımı, sonra neden bıraktığımı, şimdi nasıl tekrar blog işine girdiğimi kısaca anlatayım.
Herşey 4. sınıfta, bir ibnenin verdiği çok lüzumsuz bir dersi, çok matah birşey sanarak seçmemle başladı.
Bu adamın dersi ve kendi üslubu öylesine eziyetti ki, bir dönemde 2 mühendislik 1 tıp fakültesi bitirmiş kadar stres yaşadığıma inanıyorum. O sıralar öyle gergindim ki dokunduğum tüm metallerden elektrik çarpıyordu. Bu şaka ya da mübalağa değil, gerçekten çarpıyordu. Zaten space in adı da durumu anlatıyor "yüksek gerilim".
Neyse işte, bir gece, verdiği saçma sapan proje ile uğraşırken niyeti bozdum, bu fuzuli (unnecessary) insana nefretimi kusan bir yazı yazdım. Yazınca tam rahatlamış hissetmedim, bu yüzden herkes okusun, "vay be analar ne orospu çocukları doğuruyor" desin diye yazıyı space e koydum. Söz konusu dönem içinde en huzurlu uyuduğum gecelerden biri bu yazıyı yazdığım gece olmuştu diyebilirim.
Benim kişisel terapi amaçlı yaptığım bu doğaçlama çalışma okuyanlar tarafından olumlu tepki alınca, diğer uyuz olduğum şeyleri de yazayım dedim. Bu şekilde gelişti.
Peki daha sonra neden kapattım? Ben, potansiyel olarak, her olay ve durumda sorun bulabilen bir insan olduğum için, epey yazacak malzemem birikmişti. Ama oturup yazacak zamanı bulmak zor oluyordu. Derken bazı yazdıklarımın, bazı insanları üzdüğünü farkettim. Aslında normalde çok umrumda olmaz ama nasıl bir dönemime denk geldiyse bir gün ani bir kararla bütün yazıları kaldırdım..
Tabi yedekleyerek :) Geçtiğimiz haftasonu da uzun bir aradan sonra evime gidebildim. 8 aydan sonra falan ilk defa evdeki bilgisayarı açtım. Eski ıvır zıvırları gözden geçirirken bu yazıları kaydettiğim dosyayı buldum. Açıp birikisini okuyunca epey eğlendim, keşke kapatmasaydım dedim. Gene de tekrar yazmaya başlamazdım belki ama, gecenin ilerleyen dakikalarında bilgisayar birden bire bozulup, tekrar açılmayınca, ilk aklıma gelen "ya yazıları kurtaramazsam" oldu.
Şu anda hala yazıları kurtarıp kurtaramayacağımı bilmiyorum, ama bu olayla birlikte tekrar yazma kararı aldım. İçerik nasıl olur ne yazarım falan açıkçası pek bir fikrim yok. Ben de sizler gibi merak içindeyim.
Aslında buraya kadar yazmamın sebebi hala birşeyler yazıp yazamadığımı görmek oldu. Malum bir çoğunuzun bildiği üzere şu anda çok acaip bir yerde çok acaip işlerle meşgulüm, ve bu acaip durum beni zihinsel olarak çok yoruyor.
Velhasıl kelam, böyle başlamış oldum hayırlı uğurlu olsun